Ziraat Mühendisleri Odası Gaziantep Şube Başkanı Abdülkadir Deniz, son günlerde Gaziantep’te artan örtü yangınları ve anız yakılmasıyla alakalı önemli açıklamalarda bulundu. Başkan Deniz, anız yakmanın telafisi mümkün olmayan olumsuz sonuçlar ortaya çıkaracağı uyarısında bulunurken, örtü yangınlarıyla alakalı da “İklim değişikliği doğrudan yangınlara neden olmamakta, sadece yangın riskini arttırmaktadır” dedi.

İklim değişikliği ve hava sıcaklıklarının artması ile birlikte son günlerde meydana gelen örtü yangınları artmaya başladı. Temmuz ayından bu yana da Gaziantep’te peş peşe örtü yangınları meydana geliyor. Ülkemiz ormanlarının yüzde 57’sinin yangın riski yüksek alanlarda olduğunu belirten Deniz, insan kaynaklı yangınlar sebebiyle tahrip olan orman alanı oranının yüzde 98 olduğunu vurguladı.

ÖRTÜ YANGINLARININ YÜZDE 98’İ İNSAN KAYNAKLI

Ziraat Mühendisleri Odası Gaziantep Şube Başkanı Abdülkadir Denizi örtü yangınlarıyla ilgili şu bilgileri verdi: “Yaşamak için temel ihtiyaçlarımız olan gıdanın, suyun ve oksijenin doğrudan ilişkili olduğu orman varlıklarımızda, yaz aylarının gelmesi ve artan hava sıcaklıkları ile birlikte yangın riski her geçen gün artıyor. Her geçen yıl iklim değişikliğinin de etkisi ile yaşanan yüksek sıcaklıklar, düşük nem oranı, kurutucu rüzgârlar ve olumsuz arazi şartları ormanların yangın ile zarar görme riskini artırıyor. Ülkemizde orman yangınlarının en büyük sebebi ise insan. Türkiye’de, resmi istatistiklere göre son 5 yılda yaşanan orman yangınlarının yüzde 87’si (adet olarak) insan kaynaklı sebeplerle gerçekleşti.

Yine resmi verilere göre insan kaynaklı yangınlar sebebiyle tahrip olan orman alanlarının oranı yüzde 98 (yüzde 54’ü piknik ateşi, çoban ateşi, sigara, anız yakma gibi ihmaller; yüzde 40’ı faili meçhul; yüzde 4’ü kasıt). Orman yangınları ile yanan sadece ağaçlar değil, ormanda yaşayan binlerce canlı da hayatını kaybediyor. Yaşam döngüsünde görülen kırılma nedeniyle yanan orman alanlarında ormanların sunduğu toprak koruma, karbon depolama, oksijen üretme, su üretimi, iklim düzenleme gibi ekosistem hizmetlerinde de kesintiler oluyor.

Pandemi sürecinde doğayı ve ormanları çok özledik ancak ormanlık alanlarda çok dikkatli davranmamız gerekiyor” dedi.

TOPRAĞIN VERİMLİLİĞİ DÜŞÜYOR

Ziraat Mühendisleri Odası Gaziantep Şube Başkanı Abdülkadir Deniz, anız yakılmasıyla alakalı da , “Anız yakmak, toprağın verimliliğine uzun vadede ciddi zararlar verirken, verimli tarım alanlarının azalmasına, toprak içinde bulunan yararlı mikroorganizmaların ve besin elementlerinin geri dönüşümsüz olarak kaybedilmesine neden olmaktadır” dedi.

Deniz, “Anız yakmak toprağın verimliliğine uzun vadede ciddi zararlar verirken, verimli tarım alanlarının azalmasına, toprak içinde bulunan yararlı mikroorganizmaların ve besin elementlerinin geri dönüşümsüz olarak kaybedilmesine neden olmaktadır.

Toprağın organik maddeleri yok olmakta, biyolojik, fiziksel ve kimyasal yapısı bozulmaktadır. Özellikle organik maddesi düşük topraklarda ve erozyona açık alanlarda anızın yakılarak değil de, sürülerek toprağa karıştırılması gerekmektedir. Cezaların caydırıcı olması bunun yanında da anız bozma aletleri ile anıza ekim yapılabilen ekipmanların desteklenmesi anız yakmayı önleyici faktörler olarak düşünebiliriz” şeklinde konuştu.

ÇİFTÇİLERİMİZ ANIZ YAKMAKTAN VAZGEÇMELİ

Anızın yakılması ile birlikte toprağın doğal yapısının bozulduğunu ve verimliliğin büyük ölçüde düştüğü tespitini yapan Başkan Deniz, anız yakan çiftçileri büyük cezaların beklediğini söyledi. “Biçerdöver hububat hasadını toprağın yüzeyine yakın yapar ve artıklar ne kadar kısa kalırsa bir sonraki ekim de anız yakılmadan toprak daha kolay işlenebilir.

Bu tür hububat hasatlarında toprağın su tutma kapasitesi ile birlikte verimliliği artacak ve çiftçilerimiz anız yakmaktan vazgeçmiş olacaklar. Ancak bu konuda devletimizin gerekli adımları atması gerekmektedir. Örneğin; hibe destekleri ile anız parçalama makinesi verilmesinin yanı sıra çiftçilere anız yakılmaması, yakıldığında ortaya çıkacak olumsuz sonuç ve tahribatlara yönelik eğitim veya seminerlerin de verilmesi gerekiyor.

Bu ve buna benzer adımlar atıldığından anız yakan çiftçi sayısında bir azalma olacağı kanaatindeyim. Yoksa her yıl yüzlerce tarım alanlarımızın verimi düşecek, kaybeden çiftçimiz ve ülke tarımı olacak. O nedenle topraktaki verimliliği, üretimimizin, biyolojik, fiziksel ve kimyasal yapısının bozulmaması ve yararlı mikroorganizmaların ölmemesi için Ziraat Mühendisleri Odası Gaziantep Şubesi olarak, “anız yakmaya hayır diyoruz.”